Yapılan yeni bir araştırmaya göre, yemek zamanları diyabetli kişilerde kardiyovasküler sağlığı etkileyebilir. Ulusal Diyabet, Sindirim ve Böbrek Hastalıkları Enstitüsü’ne göre, diyabetli bir kişi kalp hastalığı veya felç gibi diğer kardiyovasküler hastalıklar açısından risk altında.
Araştırmacılar, bir kişinin diyetini değiştirmenin, diyabet gelişimini önleyebileceği, geciktirebileceği veya hastalığı daha iyi yönetebileceği konularında kilit bir rol oynadığını buldu. Şimdi ise buna ek olarak, kardiyovasküler hastalıkların önlenmesi için önemli olanın sadece kişinin ne yediği değil; aynı zamanda ne zaman yediğinin de önemli olduğuna dair kanıtlar bulduklarını açıkladılar.
“GIDA MİKTARI VE KALİTESİ KADAR TÜKETİM SÜRESİ DE KRİTİK”
Harbin Tıp Üniversitesi Beslenme ve Gıda Hijyeni Departmanından Dr. Wei Wei, Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism’de yayınlanan çalışmayla ilgili açıklamalarda bulundu.
Dr. Wei Wei, “Krono-beslenme, yeni ortaya çıkan bir beslenme araştırması alanı olarak, yemek zamanlarının sağlığı nasıl etkilediğini anlamayı amaçlıyor. Daha önceki araştırmalarda ekibimiz, diyabet hastaları için gıda miktarı ve kalitesine ek olarak diyetin tüketim süresinin de kritik olduğunu bulmuştur. Akşamları makro besinler (yağ, protein ve karbonhidrat) tüketmek, diyabet hastalarına zarar verebilir” dedi.
Dr. Wei, bu nedenle diyabet hastalarının makul yiyecekleri ve optimal alım sürelerini belirlemelerine yardımcı olmak için tüketim süresinin sağlık üzerindeki etkilerini analiz ettiklerini dile getirdi.
“AKŞAMLARI İŞLENMİŞ ETTEN KAÇINANLARDA RİSK DAHA AZ”
Araştırmacılar, belirli yiyeceklerin yenildiği zaman ile kardiyovasküler hastalıktan ölüm riski arasında bazı ilişkiler buldu. Örneğin, sabahları patates gibi nişastalı sebzeleri, öğleden sonraları tam tahıllı, brokoli gibi koyu renkli sebzeleri ve akşamları süt tüketen ve işlenmiş et yemekten kaçınan kişilerin kardiyovasküler hastalıktan ölme riskinin daha düşük olduğu ifade edildi.
Dr. Wei, bulguları açıklayan iki faktör olabileceğini öne sürerek, şunları söyledi: “İlk olarak, mekanik olarak, birçok gen ifadesi, sabahları daha yüksek olan glikolipid metabolizması gibi sirkadiyen ritmine sahiptir ve akşamları melatonin sentezi, enflamatuar ve oksidatif stres daha yüksektir. Bu nedenle, gıda alım süresi karşılık gelen metabolik ritimle uyumlu olmalıdır.
İkincisi, doğal sirkadiyen döngüye ek olarak, gıda aynı zamanda vücudun sirkadiyen ritmini düzenlemede kilit bir faktördür ve rasyonel bir gıda tüketimi diyabet için ritim bozukluğunu düzeltebilir.”
Dr. Wei, sözlerini şöyle noktaladı: “Bu nedenle sonuçlarımız insanların neden sağlıklı ritmik beslenmeye daha fazla dikkat etmeleri gerektiğine dair daha iyi bir yorum sağlıyor.”
Prof. Dr. Serpil Salman
“AKŞAM SAATLERİNDE AŞIRI GIDA TÜKETİMİ YAPILMAMALI”
Türkiye Endokrinoloji Derneği Diyabet Çalışma Grubu Başkanı, Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serpil Salman, yemek saatleri gerçekten diyabetli kişilerde kalp sağlığını etkileyebilir mi? sorusuna, “Genel olarak ‘evet’ yanıtı verebiliriz ancak pratik uygulamada ‘özellikle akşam saatlerinde, birdenbire- aşırı gıda tüketimi yapılmamalı’ şeklindeki uyarının ötesine geçemeyiz” açıklamasında bulundu.
“ÇALIŞMA GENEL ÖNERİ VERMEK İÇİN YETERLİ DEĞİL”
Yapılan çalışmanın genel öneri vermek için yeterli olmadığını belirten Prof. Dr. Salman, “Bir ülkede geniş kitlelere bu tür öneriler verilebilmesi için kültürel alışkanlıkların da dikkate alınması ve o ülkeye özel verilere de sahip olmak gereklidir. Söz konusu çalışmada geçen ‘kahvaltıda patates, akşam süt tüketmek’ gibi bulgular o ülkenin biyolojik, kültürel, ekonomik yapısına uygun olabilir ancak bizim için geçerli olmayabilir” diye konuştu.
Prof. Dr. Salman, diyabetli bir insanda öğün zamanlamasının özellikle insülin kullananlarda önemli olduğunu çünkü şekerin aşırı düşmesine bağlı kalp krizi, inme gibi riskler meydana gelebileceğini söyledi. Salman, “Bu bilginin günümüz koşullarında kanıtı daha yüksek. Hekim bakış açısıyla çok daha işe yarar bir bilgi olduğu kanısındayım. Özellikle de Ramazan öncesinde bu uyarıya ihtiyaç var” dedi.
